Dağların o buğulu,görkemli heybetinin ardında küçücük bir genç kızın minik yaşam öyküsüyle başlıyor her şey..Kendi halinde,yalnızlıklar içinde yaralı gönlüyle boğuşan yapa yalnız bir kız.Sevda dan zamanında dili yanmış,günlerce ağlamış,umutlarımı yakılmış..Ağlarken,hayatına küsmeye karar verdiği anda bir genç çıkmış karşısına.Dağların ardından görmeden sadece sesini duyarak konuşmaya başlamışlar..Yüzünü bile görmediği.Sadece yürekten sevip,duygularını anlatamadığı o güzel genç..Görmüyor hiç bir şeyini kız seviyor çünkü..Dertleşiyor,dertlerini anlatıyor.Uğruna günlerce,aylarca ağladığı insanı anlatmaya başlıyor ona..Umut kapısı öyle büyüyor ki içten içe.Gencin her söylediği Altın gibi isliyor kızın kalbine..Genç çok sevdiği kızı anlatıp duruyor kıza,dertleşiyorlar..bu dertleşmeler gel zaman git zaman büyüyor ve iki dost halini alır duruma geliyorlar..Genç kız ve genç delikanlı tam anlamıyla çok iyi dost oluyorlar..Gece gündüz konuşup,paylaşmaya..Birlikte ağlayıp,birlikte gülmeye başlıyorlar..Dağlar da yankılanıyormuş sesleri için için..Gülücüklerin yeri kalplerdeki mutluluk yağmuruna dönüşür hal almış.
Gel zaman git zaman sohbetlerin boyutu kendini iyice aşar hale gelmiş..Ne kızın aklına geliyormuş artık sevdiği,uğruna ağladığı insan;Ne de genç delikanlının aklına.İkisi de birbirini sürekli anar,arar hale gelmişler..bir gün gelmese Genç Delikanlı ya da kız çıkıp dağın ardında bağırıyorlarmış birbirlerine " yüreğim nerdesin "..Evet iki gencin şifresi bu yüreğim..Birbirlerine bunu diyorlarmış çünkü ikisi de aynı anda aynı şeyleri düşünüyor ve söylüyor hale gelmişler..Farkında olmadan gelişip,büyümüş..Bir şeyler çıkmış ortaya anlatılamayan....Genç bir gün kıza sormuş ; bunun adı nedir diye... Genç kız ne diyeceğini şaşırmış ve derken sözler dökülmeye başlamış ardından..Genç kız ve Genç delikanlı birbirlerine sevdiklerini söyleyip,arkadaş olmuşlar..Yüreklerine aşık olmuşlar ki daha yüz yüze bile görüşmeden..Yüreği gerçekten sevmek işte budur demişler..
Zamanlar zamanı kovalamış ve birkaç gün sonra daha hiç görüşemeden genç delikanlı mutsuz olmaya başlamış! Eskisi gibi dağın ardına gelmiyor,Gelse de konuşmuyor..Bu böyle sürüp giderken elleri koynunda bir köşeye kıvrılıp her gün onu bekleyen genç kız üzülmeye başlamış..Genç delikanlı ve kız ilk kez görüşecekleri günü belirlemiş ve bir tepenin ardında buluşmaya karar vermişler..kız o gün tepeye ulaşmış.Genç delikanlı da gelmiş..Güzel ama biraz hüzünlü bir gün geçirmişler..Aradan birkaç gün geçmiş..Genç delikanlı hala üzgün,eski halleri devam ediyor..Dağın ardından genç kız sormuş ; yüreğim derdin nedir söyle bana ; Derken yüreği konuşmaya başlamış..Yürekten neler dökülmüş o dillere neler..Konuşmaya başlamış delikanlı , unutamadım.seviyorum !..Genç kız sanki olacakları sezmiş gibi hiç çıkarmamış sesini..Sadece söylediklerini ve sessizliği dinlemeye karar vermiş..Genç anlatmış her şeyi genç kız çok severek ve üzülerek eli mahkum tamam ayrılalım demiş..O an her şey bitmiş eskisi gibi dost kalmaya devam etmişler..
Zamanlar ardını kovalarken delikanlı her geçen gün üzülmeye,daha çok ağlamaya başlamış..Genç kıza derdini anlatıyor kız dinliyor..Onla üzülüyor ama gel gör ki eli kolu bağlı bir şey yapamıyormuş..Derdini dinledikçe gencin içten içe ağlamaya ve yüreğindeki yangınını her geçen gün daha da büyütmeye başlamış..Hal bu ki söz vermiş gence, unutacağım seni , her ne olursa olsun..
Günlerce sessizce ağlamış durmuş,mutsuzken mutluyum demeye.Üzülen sevdiğini avutmaya başlamış..Bilmiyormuş genç karşısında ki kızın kendini için için yiyip bitirdiğini.
Genç her üzüldüğünde kız ağlamaya başlamış ondan habersiz..İçinde kopan fırtınaları gömmüş içine..Anlatamıyor,dinleyemiyor ve mutlu olamıyormuş..Derken bir gün gene anlatmış delikanlıya içindekileri..O sorduğu için..Genç kız diline gelenleri söylemiş.Ardın da kalan tek şey gene unutmak olmuş..
Hiç yaşamamış gözyaşları dökülürken yüreğinin böyle acıdığı anları..Canı yansa da hayat ona destek olmuş hep..Avutmaya çalışmış kendini..Ölmüş defalarca ama tutunmuş hayata..Gözyaşları aksa da yenmeye çalışmış.. Delikanlıdan başka herkese anlatmış derdini ama anlatamamış ona..Bir gün çok sıkıldığı an da gerçekleri anlatmış ona da ama çare aynı..Unutmak zorundaymış genç kız çünkü söz vermiş..Canı yansa da unutmak zorundaymış..Düşünmeye başlamış genç kız sevdalar neden hep bu kadar uzak,bu kadar zor.aklında o kadar çok soru varmış ki..bitmiş,tükenmiş,yorulmuş artık,,Artık çaresi kalmamış kendi öyküsünü yazmaya başlamış için için..Kendi öyküleri de hep acı sonla,mutsuzlukla biter olmuş.
Genç kız her sıkıntılı olduğunda tesadüf bu ya; bu güzel delikanlı ona sıkıntılarını anlatmaya,diğer sevdiğini haykırmaya başlamış..Her fırsatta çünkü bu çok seviyormuş kızı..Ulaşamamış,kırılmış zamanında.Umutları tükenmiş onla..Paylaşıyormuş genç kızla eskisi gibi gene beraber ağlıyorlarmış ama eskiye oranla bir fark varmış..Genç anlatırken kız hep ağlıyormuş.Ona bir şey diyemiyormuş çünkü delikanlıyı çok seviyormuş.Akan gözyaşları hep onun için.Onu üzmektense kendini yiyip bitirmeyi seçmiş..Yol gözler,iz gözler olmuş..Gözleri,yüreği sevdadan dolup taşmış..Sessizmiş,susuyormuş,konuşmuyor sadece dinliyormuş..İçi ağlıyormuş çünkü..Her geçen gün kafası daha da karışıyor,imkansızlıklar eşiğinde dönüp duruyormuş..Unuttum seni diyormuş arada gence ama nerde kafası karman karaşık ortalıkta gezip duruyormuş..
Bu genç kız bu delikanlıyı unutmaya çalışıyormuş ardı sıra..Kafası karışıyor,gözleri doluyor,zaman zaman ağlıyormuş ama tek yolu var..Unutmak zorunda..Öyküsü sonlanmamış genç kızın hala sürüyor ve hala Genci unutmaya çalışıyor!