DSP ' de Deprem !

Konu: DSP ' de Deprem ! Cuma Nis. 03, 2009 1:48 pm

DSP'li vekiller Ahmet Tan, Emrehan Halıcı, Mücahit Pehlivan, Recai Birgün, Tayfun İçli'ye henüz resmi tebligat yapılmadı.

DSP'de deprem. 5 milletvekili ihraç talebiyle Disiplin Kurulu'na sevk edildi. Milletvekillerinin CHP'nin İstanbul adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verdikleri için ihraç talebinde bulunulduğu iddia edildi.

Disiplin kuruluna sevk edilen milletvekilleri arasında Recai Birgün, Ahmet Tan ve Tayfun İçli de bulunuyor.

DSP SEÇİM SONUÇLARINDAN MEMNUN DEĞİL

Yerel seçimlerin ardından sonuçları değerlendirmek üzere toplanan DSP Başkanlık Kurulu, “partinin güvenli geleceği açısından kadrolarını güçlendirmeyi, demokratik yeni açılımlar sağlamayı, yeniden yapılanmayı ve tüzük değişikliğini de öngören" bir olağanüstü kurultay mesajı verdi.
DSP Genel Sekreteri Süleyman Yağız, DSP Başkanlık Kurulu’nun, Genel Başkan Zeki Sezer Başkanlığında toplanarak, yerel seçim sonuçlarını değerlendirdiğini bildirdi.
Yağız, sonuç raporuna ilişkin yaptığı açıklamada, yerel seçimlerde alınan sonuçların arzu edilen düzeyde olmadığını belirterek, “Aldığımız sonuçların nedenleri elbette ki çeşitlidir. Bunun hem içimizden, hem de dışımızdan kaynaklanan nedenleri vardır. Belli ki, iki nedene de dayalı olarak bazı eksiklerimiz ve yapamadıklarımız olmuştur" dedi.
Yağız, bu anlamda Genel Başkan Sezer’in, partinin güvenli geleceği açısından kadrolarını güçlendirmeyi, demokratik yeni açılımlar sağlamayı, yeniden yapılanmayı ve tüzük değişikliğini de öngören bir olağanüstü kurultaya gidilmesinin gerekliliği üzerinde durduğunu bildirdi. Yağız, sonuç raporunda yer alan ifadeleri şöyle aktardı:
“Ecevit’in bize bıraktığı Demokratik Sol’a her zaman gereksinim vardır. Çünkü Demokratik Sol, ülkemiz siyasal yaşamında her açıdan güvenin en sağlıklı adresidir. Ecevit, bize bu mirası bırakırken, ünlü şairimiz Attila İlhan’ın bir şiirine gönderme yaparak, ‘Biz sana mecburuz Demokratik Sol’ demiştir. Demokratik Sol Partililer olarak, Ecevit’in bu mesajının bilinci ve gereğini yapmanın kararlılığı içindeyiz. Ama geçmişte olduğu gibi bu süreçte de bir kez daha gördük ki, önümüzde birçok engel bulunmaktadır. Ecevit bize, Demokratik Sol duyarlılıkta bir işbirliği yapılmasını vasiyet etmişti. Ama Demokratik Sol’un kapısına kilit vurulmasını istememişti. Ecevit’in bu vasiyetini hiç kimse başka amaç ve hevesleri için kullanamaz. Ecevit’in vasiyeti çerçevesinde biz, 2007 Seçimleri’ne girmeyerek üzerimize düşeni yaptık. 2009 Yerel Seçimleri öncesinde de çok somut önerilerde bulunarak yasal çerçeveye uygun işbirliğinin kapısını açtık. Ama bazı kimseler, bunu anlamak yerine, Ecevit’i algılamak yerine, Ecevit’in olmayan vasiyetine sığındılar ve işbirliği önerimizi reddeden CHP’nin seçim otobüslerine binerek görülmemiş bir ilkesizliğe ve etik dışılığı tartışılamayacak bir davranışa imza attılar. Çok açık ve çok net olarak, Ecevit’in bize en büyük mirası olan Demokratik Sol’a tuzak kurdular, ihanet ettiler. Onun içindir ki, bu tür kimseler için biz, ‘içimizde gözükenler’ diyoruz. Bunlar için partimizin yetkili organlarının en kısa sürede gereğini yapacağına inanıyoruz."

5 VEKİL SEZER'E MEKTUP YAZMIŞTI

DSP lideri Zeki Sezer’e gönderilen 5 milletvekilinin mektubu:

"Sayın Genel Başkan,
Eğer doğruysa, İstanbul adayımız A.Vefik Alp adlı “ünlü” mimarmış.
Bir parti, eğer bir yere aday gösterecekse, bu adayı önce kendi partisi içinde arar.
Uygun birini bulamazsa, temel siyasi ilke, o partinin “Partisiz” birini aday göstermesidir.
DSP acaba İstanbul’da “Çok Partili” ya da “Her Seçim Ayrı Partili” birini mi arıyor?
Aday gösterdiğiniz yüzlerce DSP’li Başkan adayının kaçı Ecevitçi ve DSP’lidir?
Başka partilerde hayal kırıklığı yaşayanların, kapı dışında kalanların “Teselli Adayı” yapılması DSP’nin yeni misyonu mudur?
Merhum Ecevit sonrasında 6 yıldan beri “Örgüt.. Örgüt..” dedik durduk. Şimdi ise örgütleri yok sayarak hem kendimizi, hem milletimizi kandırıyoruz.
Başarılı görünmek uğruna, partinin aslında millete ait olan milyonlarca lirası bu dönemde sokağa atılacaktır.
Daha da vahimi…
Övünç duyduğumuz birkaç Belediye Başkanımız dışındaki “Teselli Adayları” yüzünden oylar bölünmekle kalmayacak, parti olarak AKP’nin değirmenine de su taşınmış olacak.
İstanbul’da, Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı, hele de böylesi bir aday çıkartmak demek,her demecinizde haklı olarak, "Sivil ve Tarikatçı Darbe Girişimcisi" diye nitelediğiniz AKP iktidarına ve “Pırlantalı Ortaklık Düzeni”ne destek olmak demektir.
"Ecevit’in izindeyiz!.." sözünün bir anlamı kaldıysa hiç değilse İstanbul’da bu tür bir aday göstermekten lütfen vazgeçiniz.
İlla aday çıkartmak istiyorsanız, İstanbul Belediye Başkanlığı’na siz, evet siz aday olunuz.
SHP Lideri Karayalçın Ankara’dan aday oldu, iyi de yaptı.
DSP Genel Başkanı olarak aynı adımı siz de İstanbul’da atınız.
Lütfen adaylığınızı en kısa zamanda ilan ediniz.
Bu DSP’nin siyasetteki iddiasını kanıtlamak için çok önemli bir fırsat olacaktır.
Ayrıca AKP-CHP adaylarına kilitlenen İstanbul seçimlerinde “Genel Başkanlık” sıfatınız nedeniyle otomatik olarak DSP’yi ilk üç parti arasına sokacaktır.
Alacağınız oy, DSP’nin Türkiye taban oyu olarak kabul edilecektir.
Topbaş ve Kılıçdaroğlu’nun birbirlerini yıpratmaları sonucu sizin seçilmeseniz bile DSP’nin oyunu çok yükseğe fırlatacaktır.
Aday olmanızın bir yararı da 1,5 ay boyunca her gün medyada görünme imkânı nedeniyle DSP’ye ve size sağlayacağı bulunmaz bir PR fırsatı sunmasıdır.
Ayrıca Ecevit’in oylarının mirası da rasgele adayların ünlerinin, isimlerinin parlatılmasına harcanmış olmayacaktır.
Konuyu lütfen iyi değerlendiriniz. Milletvekilliği olmak istemediğiniz gibi, Belediye Başkanı da olmak istemiyorsanız…
Ankara’da yaptığımız gibi, İstanbul’un “en güçlü adayı”, Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı alınız? Çünkü İstanbul, Türkiye’dir. Ecevit’in partisi de Türkiye’ye zarar veremez. Vermemelidir. Saygılarımızla."

DSP'de deprem! / Siyaset / Milliyet İnternet